Pages

2 Aralık 2008 Salı

hayal kırıklıklarım....-II-


malesef hayal kırıklığıyla geçen bir iş görüşmesi yaşadım a dostlar...
sabah arayıp adresi aldım saat 1'e randevu verdiler. izbe bir iş hanında küçük bir odada internet üzerinden habercilik yapan biri patron ikisi süs bitkisi kıvamında olmak üzere üçtane embesil...
kapıdan içeri adım atar atmaz "pardon yanlış geldim" deyip çıkasım vardı ki yemedi. dört gözle bekleniyormuşum hemen ismimi söylediler. tanıştık falan. adamın geçmişte pisişik işleri olduğu kesin. e.ge.kon davasından içeri alışmışlığı bile var-mış. bide bunları çok matah bir şeymiş gibi anlatması varki delirdim resmen. durmadan atıp tuttu. sağından girdi solundan çıktı. israil bilmem ne bakanı amcasıymış hatta bla bla bla... gazetecelik hakkında da bir sürü ahkam kesti haspam... neyse çay verdiler içmedim. daha doğrusu ne içip içmek istemediğimi bile sormadılar. plastik bardakta çay ve yanında bildiğimiz kesme şeker kutusunda sehpanın üzerine bıraktı embesil kızlardan biri. öyle böyle derken düşünmek istediğimi söyleyip çıktım ordan. saçma sapan bişeydi yani, tamamen fiyaskoyla sonuçlanmış bir iş görüşmesiydi anlayacağınız.
sonra kankam fiko'yu aradım, ofisteymiş. onun yanına gittim, birlikte yemek yedik lafladık biraz. sonrada eve geldim. harun iki defa aradı bu gün iş görüşmemi merak etmiş. anlattım olanları. herkesin söylediği şey aynı; "sendeki de ne şans be kızım ayağın kaysa mezara düşersin" evet anca bu kadar talihsiz olabilir bi insan. başvuru yaptığım diğer işlerden cevap geldiğinde aynı hevesle gideceğimi hiç sanmıyorum. hep aynı hayal kırıklıkları. boşu boşuna ümütlenip heycanlanıyorum bide daha yolda giderken alacağım maaşa göre aylık borç ödeme ve alışveriş planlarımı bile yapıyorum. neyine gerek be deli görüyorsun işte bu kaçıncı yada daha kaç fiyasko bekliyorsun ki. leventte aramıyor zaten. en son geçtiğimiz pazar günü için kahvaltı planı yapmıştık. cumartesi ben seni ararım haberleşiriz demişti. aramadı. benimde aramaya hiç niyetim yok. ne hali varsa görsün. umrumda bile değil. yine can sıkıcı bir yazıyla bu akşamı geçirdim. uzun bir süre de güzel haberler verebileceğimi sanmıyorum.....:(

1 yorum:

Böcek dedi ki...

ah canım ya..
üzülme nolur ama internet haberciliği işi,yaş iş diye duymuştum..hatta bende başvurdum senin gibi..aynı tepkiyle karşılaştım..adam beni havada kaptı gibi birşey..ama koca gazetede topu topu 2kişi çalişiyorlarmış..bi ona güvenemedim bir de içime sinmedi sağdan soldan duyduğum şeylerden dolayı..
daha iyi bir iş çıkacağina eminim üzülme..
bütün iş arayan sitelerde artık turşumu kuracaklar :PpP