Pages

12 Mayıs 2010 Çarşamba

yeni bir iş, yeni bir aşk...

çok uzun zamandır yazamıyorum. bu süre zarfında hayatımda bir çok şey değişmezken bir çok şeyde ani değişimler gösterdi. bunlardan biri ayrıldığım son işimden sonra almış olduğum bir kararlar, "bir daha asla hiç biryerde çalışmayacağım" dedim. ve bir ortaklıkla kendi reklam organizasyon ajansı ve medya planlama hizmetleri üzerine kendi işimi kurma aşamasına gelmiş bulunuyorum. son onbeş gündür İstanbulda'ki emlakçılarla neredeyse akraba oldum. hem şirket hem ofis kurmak bir yandan iş bağlantıları yapmak, bir yandan da ortaklık prosedürleri oldukça vaktimi alıyor. daha işlere başlamadan yoruldum. bu hafta içerisinde karar aşamasında olduğum dairelerden biriyle, kontrat imzalamış ve mobilyaları seçmiş olmam gerekecek. ortağım malesefki işi bilmiyor onun sektörü tamamen farklı, yani sadece finansman diyebiliriz... iş hayatı yepyeni bir başlangıçla ve yepyeni sürprizlerle devam ediyor şimdilik...
diğer taraftan babamın işleri nedeniyle onlardan ayrılmam gerekiyor, aslında ben değil onlar benden ayrılıyor bir bakıma. babam da yeni iş girişimlerinde bulunduğu için evi istanbul'un neredeyse dışında bir yere taşıma kararı aldı, dolayısıyla bu hengamenin içinde bende kendi işime yakın biryerlerde ev aramaya başladım bile...

ve gelelim en önemlisine....
muhteşem bir aşk yaşıyorum...:)
aşık oldum, hemde ilk görüşte aşkın dibine vurmuş durumdayız ikimizde... hiç olmadık bi anda, plansız hesapsız ve sırılsıklam bir aşk sağnağına tutuldum resmen. öyleki onu anlatacak doğru kelimeleri bulup doğru cümleleri oluşturamıyorum bile.
malum son yaşadıklarımdan ve kaptanla olan gel gitlerden sonra tam bu defteri kapatmak üzereyken çıktı karşıma... şu an herşey çok güzel, her sabah uyandığımda aşkı iliklerimde hissediyorum... gözlerimi açar açmaz aklıma ilk gelen ve ilk duyduğum ses oluyor... aramızda epey bir yaş farkı var, benden onaltı yaş büyük, üstelik birde kızı var... oniki yaşında. şimdilik herşey yolunda, hemde fazlasıyla. yanında huzur doluyum, vaktin nasıl geçtiğini, acıktığımı doyduğumu yorulduğumu anlamıyorum, bütün sorunlardan uzaklaşıyor sadece ona ve bana yaşattığı aşka teslim oluyorum. o da öyle. saatlerce gözlerimin içine bakıp sımsıkı sarmalıyor beni. saatlerce denizi izleyebiliyoruz birlikte. latin müzikleriyle sarhoş olup, çakır keyif hallerimizle dalga geçiyoruz sonra sokaklarda, birbirimizi dinlemekten bıkmıyoruz, konuşacağımız hep birşeyler mutlaka oluyor. bazen konuşmadan anlatabiliyoruz o an ne demek istediğimizi, ben söylemeden cümlelerimi ağzımdan alıyor, bıkmadan usanmadan sevgisini özlemini hissettiklerini söyleyebiliyor. olgun, anlayışlı, düşünceli, değer veren verdiği değeri hissettirebilen, enerji dolu, yaşamdan zevk alan, mutlu olmayı bilen ve mutlu etmeyi bilen bir adam.
bunlar aşkın gözümü kör etmesiyle birlikte gördüğüm iyi halleri fakat bütün olumsuz yanlarına da kayıtsız şartsız hazırlıklıyım... bir toz bulutunun içinde yüzmüyorum elbettki. bizi bekleyen muhteşem sorunlarımız ve çıkmazlarımız olacak biliyorum ama her ne olursa olsun bulduğum bu mucizeyi kaybetmeye hiç niyetim yok....
şimdilik benden bu kadar...
 

3 yorum:

UykusuZ dedi ki...

sadece kendine iyi bak ve dikkatli ol diyorum

Naverella dedi ki...

16 yaş kısmına takıldım nedense...ve birde kızı olmasına...

kaptırma dikkatli ol...

boşanan erkekler genelde ilişkiler konusunda pek başarılı değiller...

ama yanıt beni lütfen bebeğim...

seni seviyorum

Antipatik Yazar dedi ki...

Hoş geldin DeliRapunzel! Bu arada yeni teman müthiş olmuş!